KORKU ...
Daha çocuk yaşlarda Öcü ismi ile girdi yaşamımıza. Hiçbirimiz onu görmedi ama resmini çiz deseler Süt Kardeşler filmindeki Gülyabaniyi resmeder çoğumuz. Öcü kötüydü, karanlıktı, korkutucuydu, yaramaz çocuklara kızardı ama uslu durursan hiç yaklaşmazdı sana. Sonra şartlı korkularla tanıştık -san, -sen eklerini takip eden bak başkasının annesi olurum, kardeşin gidecek, baban gelince kızar cümleleri ile. Zannettik ki biz büyüyünce geçecek hepsi, zannettik ki korkusuz olacağız, cesur olacağız, bize yapılanı asla başkalarına yapmayacağız. Ama olmadı işte biz büyüdükçe daha bi büyüdü korkularımız, birkaç gizemli fobiye dönüştü eski anılarımız. Düşündüğümüzün aksine her geçen gün daha bir arttı korkularımız yalan duymaktan korktuk, yanlış yapmaktan korktuk, gerçeği öğrenmekten, geçmişle yüzleşmekten korktuk. Öyle ki reddedilmemek için hiç sormamayı seçtik, yalnız kalmaktansa başkası olmayı tercih ettik.